Glüten duyarlılığı, gerekli önlemler alınmazsa pek çok kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Belirtileri benzer olsa da glüten duyarlılığını, genetik bir hastalık olan Çölyak ile karıştırmamak gerekiyor.
Karın şişliği, kansızlık, kusma, bağırsak problemleri, kilo kaybı gibi problemler yaşıyorsanız dikkat! Öncelikle bir uzmana başvurarak test yaptırmanızda fayda var. Bu belirtiler Çölyak’ın ayak sesleri gibi gelse de kapınızı çalan glüten duyarlılığı da olabilir. Dünyada pek çok insanın yaşadığı bu benzer sıkıntılar, problemin ne kadar yaygın olduğunun göstergesi… Aynı zamanda Çölyak hastalığıyla da çok fazla karıştırılıyor.
Antikor testi yaptırılmalı
Eskiden pek çok doktor, buğday, çavdar ve arpada bulunan proteine maruz kalmanın tetiklediği glüten duyarlılığını reddediyordu. Genelde şikayetlerin çölyak hastalığını işaret ettiğine dair ortak bir kanı hakimdi. Ancak bilim bize durumun böyle olmadığını söylüyor. Columbia Üniversitesi’nden yardımcı doçent olan Armin Alaedini’nin çölyak dışı glüten duyarlılığının biyolojik temelini araştıran çalışmaları bu konuda yol gösterici oldu. Bugün, antikor testi yapılarak, çölyak hastalığının yanı sıra glüten duyarlılığı da artık belirlenebiliyor. Yine de “çölyaksız” glüten duyarlılığının birçok yönü hala anlaşılabilmiş değil.
Alaedini tarafından yapılan çalışma, çölyak hastalığı olanlar gibi glüten duyarlılığı olan kişilerin yüksek düzeyde anti-glüten antikorları ürettiğini ortaya koydu. Bu çalışmaya göre üretilen antikor türleri ve bu antikorların tetikleyebileceği inflamatuar yanıtlar farklılık gösterebiliyor. Alaedini ve ekibi, çölyak hastalarının B hücrelerinin, IgG antikorlarının bir alt sınıf profilini ürettiğini buldu. IgG antikorları, otoimmün aktivite ve bağırsak hücresi hasarıyla bağlantılı güçlü bir inflamatuar potansiyele sahip. Buna karşılık, Çölyak dışı glüten duyarlılığı olan hastalar, daha kısıtlanmış bir inflamatuar yanıtla ilişkili IgG antikorları üretti.
Bu tespitler, gelecekte çölyak hastalığı olmayan glüten duyarlılığı olan kişilerin daha kolay tespit edilmesine yardımcı olabilir.
Glüten duyarlılığı ve Çölyak Farkları
Glütensiz Hayat Derneği’nin paylaştığı bilgilere göre çölyak ile glüten duyarlılığını şu bilgiler ışığından birbirinden ayırabiliriz:
*Çölyak tanısı, çeşitli kan testleri ve biyopsi ile konurken glüten duyarlılığı, kişinin yaşadığı belirtiler yanında gıda hassasiyet testleriyle bulunabiliyor.
*Çölyak ömür boyu diyet gerektiriyor. Glüten duyarlılığı ise hayatın belirli dönemlerinde ortaya çıkıp kaybolabiliyor.
*Alınan glüten miktarı kişide yaşanan glüten duyarlılığının şiddetini ve sıklığını etkileyebiliyor. Çölyakta ise çok küçük miktardaki glütene karşı bile tepkisellik söz konusu oluyor.
*Çölyak hastaları glüten ile temas sonucu kanlı ishale varan problemler yaşarken, glüten duyarlılığı olan kişiler sadece gaz ve şişkinlik problemleri yaşıyor ve bazen bunu farketmiyor ya da onunla yaşamaya alıştıkları için pek de önemsemiyorlar.
*Nedeni yıllarca bilinmeyen aşırı ödem, şişlik ve gaz problemlerinin sebebi glüten hassasiyeti olabilir. Yapılan araştırmalar migren, depresyon, kansızlık, kabızlık, ishal, karın ağrısı, karında gerginlik, saç dökülmeleri, kas zayıflığı, kilo kaybı, kronik yorgunluk, dikkat eksikliği, sinirlilik, ciltte hassasiyet, huzursuzluk ve ani ruh hali değişiklikleri gibi durumlarda glüten duyarlılığının olabileceğini gösteriyor.
Kaynaklar:
https://synevo.com.tr/tr/Gluten-Intoleransi-ve-Colyak-Hastaligi