Yeni yürümeye başlayan çocuğunuzun tombul karnının sadece ileride kaybolacak bir “bebek yağı” değil de ciddi sağlık sorunları için erken bir uyarı işareti olduğunu bilseydiniz ne yapardınız? Yaklaşık 700 çocuk üzerinde on yıl süren uluslararası bir çalışma, doğumdan itibaren harekete geçen obezite modellerinin ilkokul çağında metabolik işlev bozukluğunu tetikleyebileceğini öne sürüyor.
Danimarkalı araştırmacılar bu çocukları doğumdan 10 yaşına kadar takip etti ve 14 farklı sağlık ziyaretinde bel-boy oranlarını izlediler. Elde ettikleri bulgular, yaşamlarının ilk yıllarında boylarına oranla göbekleri giderek genişleyen çocuklarda yüksek kan basıncı, daha yüksek iltihap belirteçleri ve Tip 2 diyabetin öncüsü olan insülin direncinin erken belirtilerinin görüldüğünü ortaya koyuyor. Araştırma İspanya’nın Malaga kentinde düzenlenen Avrupa Obezite Kongresi’nde sunuldu.
Merkezi obezite, esasen karın bölgesinin etrafında aşırı yağ taşımak, sadece aşırı kilolu olmanın ötesine geçen başka riskler de oluşturmakta. Bu tür yağ birikimlerinin yetişkinlerde görüldüğü durumlar doktorları rahatsız eder; ancak bu etkilerin çocuklukta bu kadar erken ortaya çıktığını keşfetmek, çocuk sağlığı anlayışımızda bir paradigma değişikliğini temsil etmekte.
Çocuklarda Göbek Yağı Gelişiminin Üç Modeli
Araştırmacılar, incelenen 700 çocuk arasında üç farklı model tespit etti. Yaklaşık üçte ikisi (%66) çalışma dönemi boyunca nispeten tutarlı bel-boy oranlarına sahip istikrarlı bir “referans grupta” kaldı. Bununla birlikte, kabaca %15’i bilim insanlarının “yavaş yükselen” grup olarak adlandırdığı, karın bölgesi yağlanması doğumdan itibaren kademeli olarak artan çocuklar grubuna girdi. Bu çocuklar en endişe verici sağlık sonuçlarıyla karşı karşıya kaldı. 10. yaş günlerine geldiklerinde, yavaş yükselen gruptaki çocukların kardiyometabolik sağlık durumları yaşıtlarına göre önemli ölçüde daha kötüydü. Risk puanları önemli ölçüde daha yüksekti ve bu da sağlık durumlarının daha kötü olduğunu göstermeye yetiyordu. Somut olarak, bu 10 yaşındakilerin kan basıncıdaha yüksek, C-peptid seviyeleri yüksek (aşırı insülinüretimini gösterir), insülin direnci artmış ve tipik olarak yetişkinlerde kalp hastalığı ile ilişkili daha yüksek inflamatuar belirteç seviyelerine sahipti. Ayrıca “iyi” HDL kolesterol seviyeleri de daha düşüktü.
Yaklaşık %18’ini oluşturan üçüncü bir grup ise “önce yükselen sonra dengelenen” bir model sergiledi. Bu çocuklar, referans gruba kıyasla daha iyi kan şekeri kontrolü de dahil olmak üzere bazı olumlu sağlık göstergeleri göstermiş, ancak kardiyovasküler riskle bağlantılı bir protein seviyeleri biraz yükselmişti.
Çalışma, bel çevresinin boya bölünmesiyle hesaplanan bel-boy oranına dayanıyor. Bu basit ölçümün sağlık riskleri konusunda oldukça öngörülü olduğu ve genellikle daha yaygın olarak kullanılan vücut kitle endeksinden (VKİ) daha iyi performans gösterdiği kanıtlandı.
Araştırmacılar, mevcut göbek yağı seviyelerinin, çocukların bu seviyeye nasıl ulaştığından daha önemli olduğunu buldular. 10 yaşındaki göbek yağı ölçümlerini hesaba kattıklarında, bu faktör tek başına gruplar arasındaki sağlık farklılıklarının çoğunu açıklamaya yetti. Başka bir deyişle, çocukların nereye vardıkları, oraya varmak için yaptıkları yolculuktan daha önemliydi.
Ebeveynler için bu bulgular, takıntılı bir şekilde ölçüm yapılmasını gerektirmez. Bunun yerine, çocuklarda sağlıklı kilo düzeninin korunması için dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktiviteyi gözetmeleri önemlidir.
Erken Uyarı İşaretlerine Göre Hareket Etmek
Bu çalışmanın öne sürdüğü gibi, karın bölgesinde yağ birikimi yaşamın çok erken dönemlerinde başlıyorsa, önleme çabalarının geleneksel olarak düşünülenden daha erken, potansiyel olarak bebeklik veya yürümeye başlayan çocukluk döneminde başlaması gerekebilir.
Aktif oyunu teşvik etmek, işlenmiş gıdaları sınırlamak, yeterli uyku sağlamak ve sağlıklı davranışları modellemek gibi basit yaşam tarzı müdahaleleri de etkili olacaktır.
Kaynak: https://studyfinds.org/