Hepimiz yaşadığımız iç mekanların güzel kokmasını isteriz. Bu noktada tercihiniz kokulu mum eriyikleriyse bir kez daha düşünün. Yandıklarında bu mumların havaya verdiği zarar, trafikte egzoz dumanına maruz kalmakla neredeyse eşdeğer. Yeni bir araştırma, en sevdiğiniz kokunun akciğerlerinize, kalbinize ve beyninize zarar veriyor olabileceğini ortaya koyuyor.
Environmental Science & Technology Letters dergisinde yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, iç mekanlarda kullanılan balmumu eriyikleri, trafik ve endüstriyel emisyonlardan kaynaklananlarla karşılaştırılabilir düzeyde küçük partikül kirliliği yaratıyor gibi görünüyor. O harika tarçın veya vanilya kokuları aslında mekanlara uçucu organik bileşikler (VOC’ler) yayıyor. (VOC; havada buharlaşan ve akciğerlerinize girip hasara neden olabilecek nanopartikül adı verilen tehlikeli mikroskobik parçacıklar oluşturan kimyasallar).
Araştırma, kokulu ürünlerin sadece hoş koku kaynakları olmadığını, iç mekan hava kimyasını aktif olarak değiştirdiğini ve sağlık üzerinde önemli etkileri olabilecek oranlarda nanopartikül oluşumuna yol açtığını gösteriyor. Bu çalışma balmumu eriyiklerine odaklanmış olsa da mumlar, temizlik solüsyonları, yumuşatıcılar, kumaşkozmetikleri ve şampuanlar gibi birçok kokulu ürün nanopartikül kirliliği yaratabilir.
Tam olarak ne eritiyorsunuz?
Ev koku ürünleri ve aromaterapi, pandemi sırasında ve sonrasında insanlar evde daha fazla zaman geçirdikçe ve ortamlarını rahat ve konforlu hale getirmeye odaklandıkça popülerlik kazandı.
Mum eriyikleri fitilsiz olmaları ve daha fazla koku içermeleri dışında mumlara benziyor. Dekoratif seramik ısıtıcılara yerleştirilen ve kokulu küpler halinde satılan mum eriyikleri fişe takıldığında oluşan ısı balmumunu eritiyor ve koku havaya yayılıyor.
Küçük parçacıklar büyük zarar veriyor
Nanopartiküller, 100 nanometreden daha küçük mikroskobik madde parçalarıdır. Referans olarak, tek bir insan saçı teli yaklaşık 80.000 ila 100.000 nanometre genişliğindedir.
Nanopartiküller çok küçük olduklarından, hızla üst solunum yollarına çekilirler ve akciğerlerde ilerleyerek kan dolaşımına girerler. Bu reaktif partiküller kana karıştıktan sonra karaciğer ve kalpte dolaşabilir ve hatta kan-beyin bariyerini geçerek iltihaplanmaya ve oksidatif strese neden olabilir. Nanopartiküller ayrıca bağışıklık sistemini de olumsuz etkiler.
Balmumu eriyikleri, kokularında bulunan VOC’ler, bu tehlikeli nanopartikülleri üretir. Balmumu ısıtıldığında VOC’ler aerosol haline gelir ve havadaki zararlı nanopartikülleri üretmek için atmosferik ozon (O3) ile etkileşime girer. Atmosferik ozon tipik olarak bir iç mekan kirleticisi değildir, ancak evinize açık pencerelerden ve kapılardan girer ve ayrıca bazı hava temizleyicilerden, lazer yazıcılardan ve fotokopi makinelerinden de üretilir. Nanopartikül oluşumunu tetiklemek için çok fazla O3 gerekmez ve iyi havalandırılmayan bir evde bu nanopartiküller, partiküllerin dağılabildiği dış ortam hava kirliliği standartlarından çok daha yüksek seviyelerde birikebilir.
Rahat kokulardan kaynaklanan ciddi kirliliğe maruz kalma
Bilim insanları, tipik bir evin tüm özelliklerine sahip olan ancak havadaki partikülleri gerçek zamanlı olarak tespit etmek için hassas cihazlarla donatılmış küçük bir ev inşa etti. Daha önce yapılan bir çalışmada, temizlik ürünleri ve kişisel bakım spreyleri gibi bazı kokulu ürünlerin zararlı nanopartiküller ürettiğini tespit etmişler ve balmumu eriyiklerinin de benzer etkilere sahip olup olmadığını incelemek istemişlerdi.
On dört kokulu (limon, ananas, mandalina ve vanilya dahil) ve bir kokusuz mum eriyiği, tipik havalandırmaya sahip model evde test edildi. İç mekan hava kirleticilerinin temel seviyesi belirlendi ve ardından iki mum eriyik küpü iki saat boyunca ısıtıldı. Birkaç metre ötedeki çevre havası, ısıtma sırasında ve sonrasında nanopartiküller için sürekli olarak örneklendi.
Toz veya duman gibi daha büyük partiküllü maddeler yerine sadece nanopartiküller ve bunların oluşumu ölçüldü, buldukları şey çarpıcıydı:
– Balmumu eriyikleri geleneksel gaz sobaları, dizel ve doğal gaz motorlarındakine benzer nanopartikül konsantrasyonları üretti.
– Bazı durumlarda, partikül seviyeleri kokulu mumların yanmasından kaynaklananlardan üç kat daha yüksekti.
– Partikül oluşumu dakikalar içinde başladı ve ısıtıcı kapatıldıktan sonra bile yüksek kaldı.
– Kokusuz mum eriyiklerinde yeni nanopartiküller tespit edilmedi.
– Nanopartiküller dakikada yaklaşık 6,4 trilyon partikül hızında üretildi. Buna kıyasla, pistte ticari bir jetin egzozunun yakınında dursaydınız, maruziyetiniz dakikada sadece milyarlarca partiküle yaklaşırdı.
Sağlık etkileri
Araştırmacılar, solunum yolu modellemesi kullanarak akciğerlerin farklı bölgelerinde ne kadar partikül biriktiğini belirlediler ve buldukları sonuç endişe vericiydi.
– Balmumunun eridiği iki saat boyunca solunum yollarında dakikada 29 milyar partikül biriktiği tahmin edilmekte – bu oran normal iç mekan arka plan oranı olan dakikada 13 milyon partikülün 14 katıdır.
– Şehirde yaşayan bir bisikletlinin, kirlilik seviyelerine bağlı olarak, bir dakikalık balmumu eriyiğine maruz kalma ile aynı küçük partikül kirliliği birikimine ulaşması en az bir saat alacaktır.
– Dakikada yaklaşık 280 milyon partikül, kan dolaşımına girme olasılığının daha yüksek olduğu akciğerlerin daha derin kısmında birikebilir.
Koku nasıl daha güvenli hale getirilir?
En kolay çözüm balmumu eriyiklerini yakmaktan tamamen kaçınmaktır. Diğer seçenekler arasında biberiye veya tarçın çubukları gibi otları veya baharatları ocakta kaynatmak veya evinizin etrafındaki kaselere kurutulmuş narenciye kabukları ve kokulu otlar yerleştirmek yer alır.
Nanopartiküller ve sağlık hakkında daha fazla bilgi edinilene kadar, evinizi nasıl kokulandırdığınızı yeniden düşünmeye ya da en azından bir pencere açmaya değer olabilir.
Kaynak: https://medium.com/@Annie-Foley