Sıcak basmaları, hormon kaosu, uyku bozuklukları… Bu tür şikayetler menopoz döneminde görülse de çok azı tamamen menopozla ilgili. Bu konuda pek çok yanlış kanı var.
Jinekologlar, endokrinologlar, ürologlar ve diğer uzmanlar karşılaştıkları en büyük menopoz yanılgılarını anlattı.
Efsane 1: Sıcak basmaları
Sıcak basmaları menopozun en sık görünen belirtisidir: Kadınların yüzde 80’ine kadarında görülür. Ancak uykusuzluk, ruh hali değişiklikleri, beyin sislenmesi, vajinal kuruluk, eklem ağrısı ve daha fazlası dahil olmak üzere, menopozla bağlantılı çok sayıda daha az bilinen semptom da vardır.
Bunun nedeni, menopozun tüm dokuları etkileyen östrojen seviyelerindeki değişikliklerden kaynaklanmasıdır. Perimenopoz döneminde, yani son adet dönemine kadar geçen yıllarda, östrojen seviyeleri büyük ölçüde dalgalanır. Menopozdan sonra ise düşük bir seviyede sabitlenir.
Ne yazık ki, birçok kişi bu sürecin neden olabileceği semptomların tamamını bilmiyor. Bu da, semptomların menopozla ilgili olduğunu fark edemeyebilecekleri ve bu nedenle yararlı tedavileri kaçırabilecekleri anlamına geliyor.
Efsane 2: “Her şey” menopoz semptomu olabilir mi?
Uzman jinekologlar, “Bu dönemde vücutta yaşanan her şey menopoz ve perimenopozla ilgilidir diyemeyiz. Bu konuyu aşırı basitleştirme olur. Örneğin, orta yaşta eklem ağrısı östrojen azalmasıyla bağlantılı olabileceği gibi aynı zamanda artritle de bağlantılı olabilir.” Diyorlar.
Efsane 3: Hormon tedavisi tehlikelidir
2002 yılına kadar, sağlık hizmeti sağlayıcıları menopoz semptomları için rutin olarak hormon tedavisi reçete ediyordu. Ardından, çok ses getiren bir araştırma, östrojen ve progestin alan kadınlarda meme kanseri ve kan pıhtılaşmasında küçük bir artış olduğunu ortaya çıkardı.
Hormon kullanımı hızla azaldı ve birçok kadın hala bundan korkuyor.
Gerçekte, uzmanlar, sıcak basması ve vajinal kuruluktan kurtulma ve osteoporoz riskinin azalması gibi faydaların, rahatsız edici semptomlar yaşayan 40’lı ve 50’li yaşlarındaki çoğu kadın için düşük risklerden daha ağır bastığını söylüyor.
Uzmanlar, meme kanseri geçmişi olanlar gibi hormon tedavisinin genellikle önerilmediği kişiler olsa da, bu sınırlamaların oldukça dar olduğunu söylüyor. Örneğin, östrojen hapları genellikle kan pıhtılaşması riski yüksek kişiler için önerilmez, çünkü karaciğerin pıhtılaşma proteinleri üretimini artırabilirler. Ancak östrojen deri bantları bunu yapmaz. Üriner ve genital semptomlar için düşük doz vajinal östrojen güvenle kullanılabilir.
Efsane 4: Hormonlar tek tedavi seçeneğidir.
Hormon tedavisi “ne mucize ne de zehirdir” diyor uzmanlar. “Bazıları için hayat değiştirici olabilir, bazıları için ise gereksiz ve hatta riskli olabilir.”
Ve bunun işe yaramadığı kişiler için alternatifler mevcuttur.
Efsane 5: ‘Doğal’ tedaviler daha güvenlidir.
Hormonlardan korkan birçok kadın, bitkisel ilaçlar ve takviyeleri tercih ediyor. Ancak uzmanlar, “Bir şeyin ‘doğal’ olarak pazarlanıyor olması, mutlaka güvenli olduğu anlamına gelmez” diyor.
Colorado Üniversitesi Kadın Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Dr. Nanette Santoro, birçok influencer tarafından tanıtılan takviyelerin neredeyse hiçbirinin sağlam kanıtlarla desteklenmediğini söylüyor. Ayrıca, bu takviyelerin üretimi çok az denetleniyor ve bu da kontaminasyona yol açabilir.
Birçok kadın FDA onaylı hormonları terk ettikten sonra, bazıları görünüşte doğal olan başka bir tedavi yöntemini tercih etti: “biyoidentik” hormonlar. Yani insan vücudunun ürettiği hormonlarla aynı olan hormonlar. Bunları üretenler, atlardan elde edilen östrojenlerden daha güvenli olduğunu iddia ediyorlar. Ancak uzmanlar, araştırmaların bunu desteklemediğini söylüyor.
Efsane 6: Sadece sabretmek gerek
Birçok hasta, menopozu yardım almadan atlatmaya kararlıdır. Ancak araştırmacılar, bunun ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini söylüyor.
Sık veya şiddetli sıcak basmaları olan kadınların, olmayanlara göre, kardiyovasküler hastalık geliştirme olasılığı daha yüksektir ve uyku sırasında daha fazla sıcak basması olanlar hafıza zayıflığı yaşama eğilimindedir. Bu konuyu araştıran uzmanlar, bunun nedenini belirlemek için araştırmaların sürdüğünü söylüyor. Sıcak basmaları, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet ve bilişsel gerileme ile bağlantılı olan uyku bozukluklarına yol açabilir, ancak daha az anlaşılan faktörler de bu durumla ilişkili olabilir.
Vajinal kuruluk da idrar yolu enfeksiyonları riskini artırır. Semptom göstermeyen kişiler bile menopozda genellikle metabolik değişiklikler ve kemik yoğunluğunda azalma yaşar.
Birçok uzman, kadınların risklerini azaltabilecek testler ve tedaviler alabileceklerini söylüyor. Genel olarak, menopoz, iyi beslenme, egzersiz yapma, kan basıncını ve kolesterolü izleme gibi sağlığınıza dikkat etmeniz gereken çok önemli bir dönemdir.
Efsane 7: Semptomlar uzun sürmez
Uzmanlar, birçok kadının sıcak basmalarının kısa süreli olacağını beklediğini, ancak bunların ortalama olarak yedi yıldan fazla hatta bazen çok daha uzun sürdüğünü söylüyor.
Diğer semptomlar daha da uzun süre devam edebilir. Örneğin, yaşlı kadınlarda idrar yolu enfeksiyonları genellikle menopozla bağlantılıdır, ancak birçok kadın bunun farkında değildir.
Semptomlar, insanların beklediğinden daha erken de başlayabilir. Mayo Clinic Kadın Sağlığı Merkezi direktörü Dr. Stephanie Faubion, son adet döneminin genellikle 45 yaş veya sonrasında başladığını, ancak 30’lu yaşların ortalarında veya sonlarında perimenopoz semptomları yaşamanın anormal olmadığını söylüyor.
Efsane 8: Cinsel hayatınız bir daha asla eskisi gibi olmayacak.
Seks sırasında ağrı hissetmek menopozda yaygın görünen bir durumdur ve “insanlar spontan arzularının azalmasına eğilimlidir” diyor, uzmanlar. Bu, “ne kadar az seks olursa, o kadar az seks istenir” şeklinde kendini sürdüren bir döngü yaratabilir.
Ancak bu döngü kırılabilir. Uzmanlar, hastalarla açık tartışmaların çok önemli olduğunu söylüyor.
Efsane 9: Perimenopozal kadınlar hamile kalamaz
Jinekologlar, muayenehanelerinde sıkça karşılaştıkları bir senaryoyu şöyle anlatıyor: “Aylarca adet görmeyen ve güvenilir olmayan testlere dayanarak menopozda olduğunu düşünen bir hastanın, hamile olduğu ortaya çıkabiliyor.”
Adetleriniz seyrek olsa bile, perimenopoz sırasında hamile kalabilirsiniz. Aslında, 2015 yılında yapılan bir araştırma, genç kızların ardından 40’lı yaşlarındaki kadınların planlanmamış gebelik yaşama olasılığı en yüksek ikinci grup olduğunu ortaya koyuyor.
Perimenopoz dönemi sona erene ve bir yıl boyunca adet görmeyene kadar (adetlerinizi etkileyen başka bir durum yoksa) hamilelik olasılığı devam eder.
Efsane 10: Menopoz dönemi her zaman kötüdür.
Menopozun fiziksel ve ruhsal olarak hissettirdikleri zorlayıcı olsa da uzmanlar, birçok kadının bu dönem ve sonrasında daha özgüvenli hissettiğini belirtiyorlar. “Başkalarının ne düşündüğünü daha az önemsiyorlar, bu çok özgürleştirici bir ruh hali.”
Menopoz dönemiyle ilgili karamsar düşüncelere dalmadan önce burada saydığımız maddeleri tekrar düşünmek ister misiniz?
Kaynak: nytimes.com