Gülmek, ağlamak, esnemek hatta dans etmek… Katharsis (arınma) adı verilen bu eylemler, bilinç dışına itilmiş duyguların boşalmasına yardımcı olan duygu patlamaları olarak tanımlanıyor. Bu yüzden Kahkaha Yogası, yoğun stres altında yaşayan modern insan için şifa niteliğinde, hele ki bu günlerde…
Aynı anda hem gülmenin hem de düşünmenin imkansız olduğunu biliyor muydunuz? “Güldürürken düşündürüyor” diyerek beğeniyle aklınıza gelen hiçbir mizahın bunu yapması mümkün değil, çünkü insan fizyolojisi buna müsade etmiyor. Yalnızca gülerken değil, ağlarken, esnerken, hatta dans ederken aktif zihin ortadan kalkıyor. Yani korunma mekanizmaları, kişilik kalkanlarımız, günlük hayatta takınmak zorunda kaldığımız maskelerimiz, hesaplar ve analizler, muhakeme yeteneği gibi zihinsel işlevlerimizin tamamı duruyor.
Bu durum çok derin bir dinlenme, içsel bir sükûnet ve huzur getirir. Canlanır, kendinizi tazelenmiş hisseder ve aslında varlığınızın kaynağına dokunursunuz. Yeniden saflaşır, çocuklaşır, arınırsınız. Çocukluğunuzda kahkahayla güldüğünüz şeyleri hatırlayın mesela… Genelde söze değil, beden diline dayalı şeyler olduğunu hatırlayın… Hayvan taklidi yaparken ya da deli dolu, sarsak davranan arkadaşlarınıza ne kadar çok güldüğünüzü hatırlayın örneğin. Kahkaha Yogası’nda ilk bakışta size gereksiz gelebilecek bu tür uç noktadaki davranışlarla başlıyorsunuz gülmeye… Kendinize, karşınızda duran arkadaşınızın haline ya da söylenen herhangi bir şeye… Başlangıçtaki yapmacık kahkahaların bir süre sonra içselleştiğini görünce kendiniz de şaşırabilirsiniz. On saniyelik bir kahkahadan sonra bile bedendeki değişimi hissetmeyenimiz var mı? Halk arasında da bir kahkahanın bir kilo pirzolaya eşdeğer olduğu söylenir. Peki gerçek bir kahkaha atmaya çalışmak kolay mı?
Bir Osho tekniği olarak kahkaha yogası
Kahkaha Yogası eğitmeni Koray Arham Mincinozlu, Osho’nun öğrencisi… Osho, 1931-1990 yılları arasında yaşamış, Bhagwan Shree Rajneesh adıyla da bilinen Hindistan doğumlu bir mistik. Din, felsefe, psikoloji, politika gibi alanlarda her türlü geleneği temelden sarsan yorumlarıyla dünyada büyük bir ilgi ve tepki toplayan Osho, hiçbir geleneğe ait olmadığını açıklamış, yepyeni bir dinsel bilinçliliğin başlangıcı olduğunu söylemişti.
Kahkaha Yogası Osho’nun bir tekniği… 150 yıl önce taşrada yaşayıp, tarlada çalışan ve her daim aktif ve doğa ile iç içe olan, ânı yaşayan insanın, çağımızın modern şehirlerinde yaşayan ve hayatının çoğunu zihinsel aktiviteyle ve tüketerek geçiren insana nazaran çok daha sağlıklı olduğunu görüyor. Çünkü iyi aktivite, iyi rahatlama getiriyor. Nasıl mı? Konuyu biraz daha açalım.
Kahkaha yogası; meditasyona başlamadan önce gülmek, kahkaha atmak, dans etmek, hayvan taklidi yapmak gibi iyi gelen aktivitelerde bulunduktan sonra, ciddi ve derin bir dinginlik hali olan meditasyona geçerek uygulanıyor.
Kahkaha atarken kandaki oksijen seviyesi, kan dolaşımı ve bazı hormonların salgılanmasında fizyolojik değişimler meydana geliyor. “Bu durum aynı, bir uzun atlama sporcusunun ileri atlamak için bir miktar geri çekilmesi gibidir” diyor Mincinozlu. 45 dakikalık bu tür oyunlar içeren aktivitelerin sonunda 15 dakika meditasyon. Meditasyon nefesinize odaklanabilmekle başlıyor. Şimdi gözlerinizi kapatın…
Nefesinize Geri Dönün
Meditasyon yapmanın temel amacı, nefesine odaklanmaya çabalayan varlığınız ile kendinizi bu çabanın içindeyken yakalayan zihniniz arasındaki farkı fark etmeniz. İşte hep “farkındalık hali” dedikleri de bu. Yani sürekli geçmiş anılarla ve gelecek planlarıyla uğraşan zihnimize inat, yalnızca o anı yaşayan bir varlık olmaya çabalamak. Zihnimiz hiçbir zaman susmaz ve ölünceye dek her daim çalışır, uyurken bile. O yüzden susturmak yerine, nefesimize, bedenimize ve yaşadığımız ana odaklanmak başlı başına bir dinginlik ve huzur getiriyor. Sakin ve sükunetle kendinizi nefesinizi dinlemeye vermişken, bir anda zihniniz düşüncelerinize kayacak ve yine nefesinizi unuttuğunuzu fark edeceksiniz. Kendine yakalanmış biri olarak belki biraz mahcup ve hafif de paylarcasına kendinizi, yine nefesinize odaklanmaya çalışacaksınız. “Bunu yapmayın!” diyor Koray Mincinozlu. “Kendinizi yargılamayın ve herhangi bir şeyi yapmaya zorlamayın. Yaşadığınız tüm bu süreçlerin yalnızca farkında olun ve sadece nefesinize geri dönün.”