Kilo vermek ve kendinizi daha iyi hissetmek için düşük kalorili bir diyete mi başlıyorsunuz? Bir kez daha düşünmek isteyebilirsiniz. Yaklaşık 30.000 kişiyi izleyen büyük çaplı yeni bir araştırma, şaşırtıcı bir sonuca ulaştı: Kalori kısıtlı diyetler uygulayan kişiler — neredeyse tüm kilo verme planlarının temelini oluşturan — hiç diyet yapmayanlara göre depresyon taramalarında daha yüksek puanlar aldı.
BMJ Nutrition, Prevention & Health dergisinde yayınlanan araştırma, altı yıllık ulusal sağlık verilerini analiz etti; erkeklerin ve fazla kilolu bireylerin kısıtlayıcı beslenme nedeniyle zihinsel sağlık açısından en büyük darbeyi aldığını ortaya koydu. On yıllardır kilo vermenin ruh halini iyileştirdiği söylenirken, bu araştırma diyet kültürünün gözlerden uzak kalan karanlık yüzünü ortaya çıkarıyor.
Kalori Kısıtlaması Zihinsel Sağlığınızı Etkiliyor
Toronto Üniversitesi’nden araştırmacılar, 2007 ile 2018 yılları arasında Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi’ne katılan 28.525 yetişkinin verilerini inceledi. Katılımcıları dört gruba ayırdılar: herhangi bir diyet uygulamayanlar, kalori kısıtlı diyet uygulayanlar, besin kısıtlı diyetler (az yağlı veya az karbonhidratlı gibi) uygulayanlar ve diyabetik veya DASH planları gibi yerleşik beslenme düzenlerini takip edenler. Depresyon düzeyleri, 10 veya üzeri puanların ciddi ruh hali sorunlarını gösterdiğini belirten özel bir anket kullanılarak ölçüldü.
Çalışma katılımcılarının yaklaşık %8’i kalori kısıtlı diyetler uygularken, yaklaşık %3’ü besin kısıtlı diyetlere sadık kaldı. Sonuçlar şaşırtıcıydı: Kalori kısıtlaması uygulayanlar, diyet yapmayanlara kıyasla depresyon ölçeğinde ortalama 0,29 puan daha yüksek puan aldı. Aşırı kilolu katılımcılar için ruh sağlığı üzerindeki etki daha da şiddetliydi. Kalori kısıtlaması uygulayanların depresyon puanları 0,46 puan, besin kısıtlaması uygulayanların ise 0,61 puan arttı.
Erkekler özellikle ağır sonuçlarla karşı karşıya kaldı. Besin kısıtlı diyetleri uygulayanlar daha yüksek bilişsel-duygusal semptomlar (düşünce ve duygularda sorunlar) gösterirken, üç tür kısıtlı diyetin tümü erkeklerde daha yüksek somatik semptomlarla bağlantılıydı. Bunlar arasında yorgunluk, uyku sorunları ve iştah değişiklikleri gibi depresyonun fiziksel belirtileri de vardı.
Laboratuvar ve Gerçek Hayat Sorunu
Düşük kalorili diyetlerin ruh halini iyileştirdiğini gösteren önceki çalışmalar, katılımcıların dengeli beslenme içeren profesyonelce tasarlanmış yemek planları aldıkları, dikkatle kontrol edilen araştırma ortamlarından geliyordu. Ancak gerçek hayattaki diyetler, bu laboratuvar koşullarına hiç benzemiyor.
Araştırmacılar, “Bu tutarsızlık, önceki çalışmaların çoğunlukla katılımcıların dengeli besin alımını sağlayan özenle tasarlanmış diyetlere uydukları randomize kontrollü çalışmalar olmasından kaynaklanıyor olabilir. Buna karşın, gerçek hayattaki kalori kısıtlı diyetler ve obezite genellikle besin eksikliklerine (özellikle protein, temel vitaminler/mineraller) yol açar ve fizyolojik strese neden olur, bu da bilişsel-duygusal semptomlar dahil olmak üzere depresif semptomları şiddetlendirebilir” diye açıklıyor.
İnsanlar kendi başlarına kalori kısıtlaması yaptıklarında, sıklıkla yetersiz beslenir ve strese girerler, bu da zihinsel sağlık sorunları için mükemmel koşullar yaratır. Erkekler, başlangıçta daha fazla besin ihtiyacına sahip oldukları için özellikle savunmasız görünmektedir. Araştırmacılar, “Karbonhidrat (glikoz) veya yağ (omega-3) içeriği düşük diyetler, teorik olarak beyin fonksiyonlarını kötüleştirebilir ve özellikle besin ihtiyacı daha fazla olan erkeklerde bilişsel-duygusal semptomları şiddetlendirebilir” diye belirtiyorlar.
Aşırı kilolu ve diyet yapanlar neden en çok zorlanır?
Çalışma, aşırı kilolu katılımcıların kısıtlayıcı beslenmeyle ilgili benzersiz zorluklarla karşılaştığını ortaya koydu. Başarılı bir kilo kaybı genellikle ruh halini iyileştirirken, gerçek hayatta birçok diyet yapan kişi planlarına sadık kalmakta zorlanır, kilo alıp verme döngüsüne girer (kilo verip sonra tekrar alır) veya önemli miktarda kilo veremez — tüm bunlar sürekli kısıtlamanın stresiyle başa çıkmaya çalışırken olur.
Kilo vermenin vadettiği ruh hali iyileşmesi yerine, birçok kişi sağlığını iyileştirmeye çalışırken aslında zihinsel sağlığını bozan bir döngüye hapsolur.
Kaynak: https://studyfinds.org/authors/