Etrafımızdaki uyarıcı etkenlere odaklanmak yerine kendi bedenimizi dinleyerek vagus sinirini harekete geçirip daha kaliteli bir yaşam sürmek mümkün!
Latincede “arayan, dolanan” anlamına gelen vagus, bedenin her noktasına ulaşabilen ve tüm bedeni dolaşan sinir yumağıdır. Parasempatik dinlenme ve sindirim sinir sisteminin ana siniridir. Beyinden çıkarak bir ağ gibi yayılan on iki kranial sinirden onuncusudur. Omurilikte başlar, gırtlak, yemek borusu, boğaz, bronşlar, kalp, mide, pankreas, karaciğer ve bağırsakta devam eder. Görevi, beyin-bağırsak ekseni arasındaki iletişimi sağlayarak buralardaki sorunları beyne iletmektir.
Stres ve kaygı, vagal aktivitenin azalmasına yol açtığı için vagus sinirinin bağlı olduğu tüm sistemlerin işleyişinde olumsuzluklar yaşanabiliyor. Vagal tonusun düşük olması enflamasyona, duyguların ve konsantrasyonun düzenlenmesinde güçlüklere, depresyona, anksiyeteye, panik atağa, gastropareziye, kulak çınlamasına, kilo alımına, obeziteye, irritabl bağırsak sendromuna ve anormal kalp hızına neden olabiliyor.
Sağlıklı vagus aktivitesine sahip olmak daha güçlü bağışıklık sistemi, olumlu duygular ve psikolojik denge demek oluyor.
Vagus sinirini nasıl harekete geçirebiliriz?
Hareket kaslarımızı yönettiğimiz şekilde, bilinçli olarak bu sinirimizi kullanamayız. Geçmişte cerrahi operasyonla göğüs bölgesine yerleştirilen bir implant yardımıyla vagus sinirine doğrudan uyarımlar gerçekleştirilebiliyordu. Günümüzde, cerrahi müdahale olmadan da vagus sinirini uyarabilmek mümkün. Kronik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan bu cihazlar, basit titreşimler göndererek vagus sinirini uyarabiliyor.
Vagus sinirini herhangi bir araç kullanmaksızın da uyarabilirsiniz. Araştırmalara göre parasempatik sinir sistemini uyaran masaj, yoga ve Tai Chi gibi aktiviteler vagal aktiviteyi de artırmaya yardımcı olabiliyor. Birine sıkıca sarılarak ya da tokalaşarak parasempatik sinir sisteminizi uyarıp vagus sinirini harekete geçirmek ve rahatlamak mümkün. Meditasyon ya da nefes egzersizleri de vagus sinirinin uyarılmasına yardımcı olabiliyor.
Soğuk duşla, yüzü soğuk suyla yıkayarak veya soğuk su içerek soğuğa maruz kalmak vagus sinirinin aktivasyonunu artırabiliyor. Vücut soğuduğunda, sempatik sinir sistemi devre dışı kalıyor.
Gargara yapma hareketi, vagus sinirinin bağlı olduğu kasları harekete geçiriyor. Başarılı bir uyarılmanın göstergesi de gözden biraz yaş gelmesi oluyor. Bu hareketin düzenli yapılması, hafızayı güçlendirebiliyor.
Şarkı söylemek rahatlatıcı dalgalar göndererek vagal bir valfın çalışmasını başlatıyor. Boğazın arkasındaki kasları çalıştırarak vagus siniri harekete geçiriyor.
Bol su içerek vücudun sıvı hacminin arttırılması birçok rahatsızlığa fayda sağlayabiliyor. Az su içmek sıvı miktarını arttırmak için nörohormonal aktivasyon başlatıyor ve su içmenin arttırılması basınç reseptörleri aracılığıyla vagal tonusun çoğalması ile sonuçlanıyor.
Derin ve yavaş nefesler vagus sinirini uyarıyorlar. Kalbiniz ve boynunuz, kan basıncını algılayan ve nöronal sinyali beyninize ileten baroreseptörler olarak adlandırılan reseptörleri içeren nöronlara sahiptir. Derin nefes alıp verme, baroreseptörlerin duyarlılığını ve vagal aktivasyonu arttırır. Dakikada 5-6 kez derin nefes alma bu sebeple çok yararlı olabilir.
Olumlu düşünmek ve olumlu sosyal ilişkiler içinde olmak da vagal aktiviteyi arttıran etkilerden. Kendisi ve başkaları hakkında olumlu şeyler düşünmek ve söylemek, kişinin kalp hızında ve vagal fonksiyonda görülür bir iyileşme sağlayarak daha iyi hissettirebiliyor.
Mutluluk ve kahkaha doğal bağışıklık güçlendiricilerdir. Kahkaha atmak aynı zamanda vagus sinirini de uyarır. Ne kadar tuhaf gelse de “gülmekten altına kaçırmak” gibi bir tabirin ortaya çıkması rastgele değildir. Vagusun uyarılması boşaltım ve sindirim sistemlerini harekete geçirir, bu da kahkahalara boğulduğunuz bir sohbetten sonra tuvalete gitme ihtiyacı hissedebileceğiniz anlamına gelir.
Egzersiz beyin hücrelerinin enerji üretimini destekler ve beyin ile zihinsel sağlık üzerinde olumlu etkilere sahip vagus sinirini uyarır. Hafif egzersiz, aynı zamanda vagus siniri tarafından aracılık edilen bağırsak aktivitesini de artırır.
Vagusun tüm bu etkileri göz önüne alındığında yaşam kalitesini artıran ve yaşam süresini uzatan bir sinir olduğu rahatlıkla söylenebilir. Vücudumuzla mücadele etmek yerine, sağlıklı yaşama bilinci ve gayret ile çalışmalarını kolaylaştırmak, sağlıklı kalmamızı ve mutlu, uzun bir ömür sürmemizi sağlayabilir.
Kaynak: gazeteoksijen.com, dergipark.org.tr, kuanta.net, bilgiustam.com