Toksinler deri yoluyla vücuttan atılamadığı için deriyi detoks etmek aslında mümkün değil. Birçok kişi gibi siz de terleyerek vücuttan toksinlerin atıldığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz çünkü ter atmanın temel amacı, vücudun ısısını dengelemektedir. Derimizle olmasa da vücudumuz böbrekler, karaciğer ve bağışıklık sistemi yoluyla toksinleri ortadan kaldırıyor. Olası cilt hasarını önlemek ve daha sağlıklı bir cilt içinse ölü…
Fazla kilolardan yani yağlardan kurtulmak zaten yeterince zor, hele bir de inatçılarsa… Özellikle de bazı bölgelerdeki yağlar neden hiç eksilmiyor? Göbek, kalça, uyluk ve alt sırttaki yağlardan kurtulmak nasıl mümkün olur? İnsan metabolizmasını ayrıntılı bir şekilde açıklamak biraz zor olabilir ama şu söylenebilir ki depolanan vücut yağlarını yakmak için önce yağ asitlerini yağ hücresinden çıkarmanız…
Koku nedense görme veya işitme gibi daha belirgin bazı duyularımızdan daha az önemseniyor. Oysa yaşlandıkça, koku alma duyumuzla ilgili hücreler de sendelemeye başlıyor. Bunun çevresel toksinlere daha uzun süre maruz kalma, daha düşük hücre yenileme oranları, DNA hasarı, bazı ilaçlar gibi birçok nedeni var elbette. Bu durumun bir adı da var: yaşa bağlı koku alma…
Yaşam kalitesini azaltan ve sık görülen kronik bir sağlık sorunu olan böbrek hastalığını aslında henüz başlangıç aşamasındayken tespit etmek mümkün. Böbrek hastalığının birkaç belirgin fiziksel belirtisi olsa da insanlar çoğu zaman bunları başka koşullara bağlar. Bu belirtileri göz ardı eden pek çok kişi, idrarda bol miktarda protein olduğu veya böbreklerin başarısız olduğu geç aşamalara kadar…
Yürümek, koşmak, yüzmek… Birçok kişi fiziksel egzersizlerin gerekliliğine derinden inanıyor ve bunu uyguluyor. Bu tabi ki sağlıklı bir beden için çok faydalı hatta şart. Peki ya ağırlık kaldırma gibi çalışmaları da içeren direnç egzersizleri? Direnç eğitiminin yararları hakkında çok fazla konuşmayarak sağlığımızı ihmal ediyor olabilir miyiz? Neden derseniz, günde on dakika kadar kısa bir kuvvet…
Bilgisayar, telefon veya tablet ekranı karşısında uzun zaman geçirmenin gözleri yorduğu gerçeğini artık hepimiz biliyoruz. Peki ya buna karşı alabileceğiz önlemleri? Göz yorgunluğuna karşı son zamanlarda popüler olan bir formül var: 20-20-20 kuralı. Bir ekrana bakarak geçirilen her 20 dakikada bir kişinin 20 saniye boyunca 20 fit yani yaklaşık 7 metre uzaktaki bir nesneye bakmasını…
Zihin sağlığı için alışılmadık bir yöntem… Sevdiğimiz yiyecekleri yemenin bizi mutlu ettiği bir gerçek. Hatta iyi hissetmediğimiz birçok zaman kurtarıcı olarak yemeklere sarılıyoruz. Peki ya gıda ve gıda takviyeleri, zihinsel sağlık bozukluklarının tedavisinde de alternatif bir yöntem olabilir mi? Cevap evet ve bu yöntemin adı ‘beslenme psikiyatrisi’. Beslenmenin akıl sağlığındaki rolü hakkında kapsamlı, tutarlı ve…
Antrenman herkesi daha atletik yapabilir ama bazı insanların doğuştan sporcu olduğu bir gerçek. Antrenman yapmadan okulda birinci olan bir çocukla veya spor salonuna ilk kez gelse de en çok ağırlığı kaldıran biriyle mutlaka karşılaşmışsınızdır. Bu nasıl mı oluyor dersiniz? Kemik yapısından ve kas lifi dağılımından bir mitokondriyal protein ekspresyon modeline kadar sayısız neden olabilir. Ama…
Tırnaklarınızda bir kalınlaşma mı fark ediyorsunuz? Bu pek de hoş olmayan değişiklik, özellikle görüntüsüyle canınızı sıkıyor olsa gerek. Ancak daha çok ayak tırnaklarında görülen kalınlaşma sorunu estetik duruşun ötesinde ciddi bir sağlık sorununa işaret ediyor olabilir. Bu sorunlar nedir ve neden olur diye merak ediyorsanız, yazımızı okumaya devam edin. Tedavi edilmezse kötüleşip ağrıya neden olabilen…
Çocuk olmanın nasıl hissedildiğini hatırlıyor musunuz? Bir ağaç, belki de en konforlu oyun alanlarından daha güzel gelirdi ve tırmanmak bazılarımız için en keyifli oyundu. Şimdi bir yetişkin olarak bunu yapmaya kalksak muhtemelen şaşıran bakışlarla karşılaşırız. Ama belki de tırmanmamakla hata yapıyoruz. Neden diye soruyorsanız, bunu karşılığını başka bir soruyla vermek mümkün: Kıta ve kültür bakımından…